-
1 assister
Iv tyardım etmekIIv i1 izlemek2 tanık olmak -
2 scène
n f1 d'un théâtre sahne [sah'ne]2 mettre en scène sahneye koymak3 événement olay [o'ɫaj]4 faire une scène öfkelenmek5 scène de ménage aile kavgası6 action sahne [sah'ne]◊La scène se déroule à Londres. — Sahne Londra'da geçer.
См. также в других словарях:
görmek — i, ür 1) Göz yardımıyla bir şeyin varlığını algılamak, seçmek Merdivenin başındaki paravanın arkasında garip bir sahne gördüm. A. Gündüz 2) Anlamak, kavramak, sezmek Türk iradesinin ne demek olduğunu da sen göreceksin. R. E. Ünaydın 3) Yanına… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözüyle görmek — bir olaya tanık olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük